makale arama...

Yavaş Fakat Tehlikeli: Önemi Giderek Artan Hava Kirliliği Sorunu

Yavaş Fakat Tehlikeli: Önemi Giderek Artan Hava Kirliliği Sorunu

23.000. Bu, yetişkin bir insanın bir günde aldığı ortalama nefes sayısı.

Nefes almak hayatta olmanın en önemli göstergesi ve tüm canlıların belki de orta noktada buluştuğu en önemli payda ve tabii ki havadaki oksijen ile vücut fonksiyonlarını devam ettiren insanlar da bu canlılar arasında yer alıyor. Fakat ne yazık ki bu önemli fonksiyon her geçen gün gerçekleştirmesi daha zor bir hale geliyor – bunun sebebi ise giderek artan hava kirliliği oranları ve havadaki oksijenin azalması ile beraber zararlı, zehirli partiküllerin ve gazların yoğunluğunun oldukça artması.

Sanayi devrimi itibari ile fosil yakıtları çok daha sık ve büyük ölçeklerde kullanmaya başlayan insanlık, beu geliştirdiği teknolojiler ve yarattığı üretim, lojistik ağları sebebiyle oldukça büyük bir hava kirliliği sorununun da önünü açmış oldu. Bugün dünyanın çok sayıdaki sanayi ve enerji üretimi kentinde maskesiz sokağa çıkmak adeta kalıtsal hastalıklara davetiye çıkarmak olarak görülüyor ve bu hava şartları altında yaşayan insan sayısı her geçen gün artmaya devam ediyor.

Peki hava kirliliğine en çok dikkat eden toplumların bile bir numaralı gündem maddelerinden biri olmaya başlayan bu durumun en temel etkenleri ne – ve bu soruna hangi çözüm önerileri üretiliyor?

Hava Kirliliğinin Başlıca Nedenleri

Hava kirliliği, tıpkı günümüzde bizi meşgul eden bir çok doğa olayı ve beşeri sorun gibi, hem doğal yollardan hem de insanların gerçekleştirdikleri faaliyetler yüzünden ortaya çıkmaktadır. Özellikle fosil yakıtların enerji üretimi için kullanılması sonucu ortaya çıkan karbonmonoksit ve türevi zararlı ve zehirli gazların havadaki oranının artması sonucu gündeme gelen hava kirliliğinin nedenlerinden bazıları fabrikalardan kaynaklanan diğer emisyonlar ve otomobillerden kaynaklanan emisyonlar olarak belirtilebilir.

Fakat hava kirliliği sadece beşeri eylemlerden kaynaklanmamaktadır – havadaki zararlı ve zehirli gazların oranının artması volkanik patlamalar ve orman yangınları gibi doğal olaylardan da kaynaklanabilir. Fakat burada değinilmesi gereken konu bu tip yıkıcı doğa olaylarının küresel iklim değişikliği sebebiyle şiddetlerinin ve sıklıklarının artmasıdır – dolayısıyla günümüzde, bu doğa olayları sebebiyle ortaya çıkan hava kirliliğinin büyük bir kısmı da insanlar sebebiyle gündeme gelmektedir.

Küresel iklim değişikliğinin sıcaklıklara ve doğa olaylarına dair etkilerini incelediğiniz yazımızı buradan inceleyebilirsiniz.

Hava Kirliliği Nasıl Önlenebilir?

Tahmin edileceği üzere gelecekte ortaya çıkması beklenen hava kirliliğini önlemek, etkilerini azaltmak ve yaratılan zararı geriye döndürmek için izlenecek en etkili yol bu sorunları ortaya çıkaran beşeri faaliyetleri tekrardan gözden geçirmektir. Daha temiz yanan yakıtlar kullanılarak, daha verimli motorlar kullanılarak ve ağaç dikilerek hava kirliliğinin önlenmesi sağlanabilir. Önemli emisyon kaynaklarından biri olan günlük kullandığımız milyonlarca araçlara gelince ise katalitik konvertörler veya elektrikli motorlar, otomobillerden kaynaklanan emisyonları azaltmak için de kullanılabilir.

Üretim ve lojistik ağlarının salınımlarının iyileştirilmesi için ise yine yeşil enerji kaynaklarının tercih edilmesi, düzgün ve etkili filtreleme yöntemlerinin kullanılması ve bilinçli tüketim toplumlarının oluşturulmasının hedeflenmesi önemli rol oynayacaktır.

Dikkat edileceği üzere her ne kadar tam olarak aynı sorunlar olmasa da, küresel iklim değişikliği ve hava kirliliği sorunları aslında birbirlerine çok yakın neden-sonuç ilişkileri ile bağlanabilen geniş çaplı etkileri ve sebepleri olan ve insan eliyle ortaya çıkmış sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla temiz ve sürdürülebilir enerji tüketimi, üretim ve lojistik ağları oluşturmak ve bu ağları desteklemek toplumların gelecek planlarına önemli yatırımlar yapmasını sağlayacak ve bir jenerasyonun en büyük problemleri arasında yer alan hava kirliliğinin önlenmesini sağlayacaktır.