İklim değişikliği, on yıllar boyunca giderek artan bir sıklık ve şiddet ile gündemi işgal eden ve haklı olarak daha da çok edeceği her halinden belli olan çağımızın en büyük sorunu.
Peki ilk başt küresel ısınma olarak anılan fakat sonra daha geniş kapsamlı hasara yol açtığı fark edilen bu yaşananlar tam olarak nasıl açıklanabilir? Bilim insanlarının ve literatürün üzerinde anlaştığı tanıma göre iklim değişikliği; küresel ısınma, yağışlardaki değişiklikler, deniz seviyesindeki değişiklikler ve daha aşırı hava olayları da dahil olmak üzere artan atmosferik CO2 seviyelerinden kaynaklandığı kanıtlanan geniş bir çevresel bozulma dizisini ifade etmekte.
Dolayısıyla iklim değişikliği, on yıllardan milyonlarca yıla kadar değişen süreler boyunca hava durumu modellerinin istatistiksel dağılımında meydana gelen önemli ve kalıcı bir değişikliktir ve bu değişiklikler belirli bir bölgeye mahsus olmakta veya bir bütün olarak gezegene yayılmaktadır. Ortalama hava koşullarında veya ortalama koşullar etrafındaki hava dağılımında bir değişiklik olabilir – bu durum ise hava olayları ile karşılaşma sıklığından bu hava olaylarının şiddetine kadar birçok unsuru etkilemekte ve Dünyanın her bölgesinde alışılanın dışında hava ve iklim olaylarına sonuç vermektedir.
İklim Değişikliği ile Uluslararası Mücadele
Yani kısaca iklim değişikliği, daha sık ve daha yoğun kasırgalar, seller, sağanak yağışlar ve kış fırtınaları gibi zarar verici hava olaylarıyla bağlantılıdır. Fakat belirtmek gerekir ki Dünyanın her bölgesi yaşanan bu değişimlerden aynı şiddet ile etkilenmemektedir. Artan sıcaklıkların kutuplardaki buzları eritmesi nedeniyle genişleyen okyanus sularıyla birlikte deniz seviyesindeki yükselme, artan sel ve erozyonun bir sonucu olarak kıyı şeritlerine zarar vermeye başlamıştır.
Bu sebeple Birleşmiş Milletler başta olmak üzere bir çok devlet, kurum ve kuruluş hem ulusal hem de uluslararası çıkarları gözeterek küresel iklim değişikliğine karşı bir ortak mücadele planı hayata geçirebilmek amacıyla Paris İklim Anlaşmasını (“Anlaşma”) uygulamaya çalışmaktadır. Bu Anlaşma ülkelerin ve ilgili kuruluşların, Dünyanın belirli bir seviyenin üzerinde ısınmaması için gereken önlemleri almasını ve telafisi zor veya mümkün olmayan zararların ortaya çıkmasını engellemeye çalışmalarını amaçlamaktadır. Türkiye’nin de geçtiğimiz yıllarda imzacısı olduğu Anlaşma, her geçen sene önemini arttırmakta ve tarafların çeşitli çözümler bulmasını teşvik etmektedir.
İklim Değişikliğini Etkileyen Faktörler Nelerdir?
Peki bütün kamuoyunu ayağa kaldıran iklim değişikliği hangi beşeri eylemler sonucu ortaya çıkıyor – veya şiddetini giderek artırıyor? Aslında cevap basit: Tüketim, üretim ve bu ilişkiyi kuran başka her unsur. Küresel ısınmayı doğuran ve modern insanlığın en önemli sorunu haline getiren unsurların arasında tüketilen gıdalardan üretilen elektriğe, ulaşım araçlarının yaktıkları yakıttan çöplerin geri dönüşümüne kadar onlarca sebep saymak mümkün. Fakat bu unsurların sayıca çok olması, aslında başka bir gerçeğin anlaşılmasını da kolaylaştırıyor: Küresel ısınmanın önlenmesi ve hatta belki de etkilerinin geriye döndürülebilmesi için kurulu düzene dair oldukça önemli ve kapsamlı değişiklikler yapılması gerekiyor.
Bu kapsamlı değişiklikler arasında bireysel hayat tarzı değişikliklerinin yanı sıra uluslararası topluluklara da son derece önemli görevler düşmektedir. Fakat yine de eğer bir alışkanlığın değişmesi gerekiyorsa bunun enerji alanında olduğundan bahsedilebilir. Mevcut iklim değişikliğinin nedeni büyük ölçüde doğal gaz, petrol ve kömür gibi fosil yakıtların yakılması gibi insan faaliyetleridir. Bu maddelerin yakılmasıyla Dünya atmosferine sera gazı adı verilen gazlar salınmaktadır. Bu gazlar, güneş ışınlarından gelen ısıyı atmosferin içinde hapsederek Dünya’nın ortalama sıcaklığının yükselmesine neden olur. Bu sebeple toplumların enerji tüketim seviyesini düşürmek ve enerji üretim kaynaklarını fosil yakıtlardan yenilenebilir yakıtlara çevirmek iklim değişikliğini var eden ve şiddetini arttıran diğer tüm unsurları ya ortadan kaldıracak, ya da etkilerini son derece asgariye indirecektir. Yeşil enerji üretimi ve yeşil enerji teknolojilerine dair gelişmeleri tartıştığımız yazımızı bu link üzerinden inceleyebilirsiniz.